POPÜLER YAZILAR
EN SON YAZILAR
EN SON HABERLER
CHECK UP RANDEVUSU AL

SAĞLIK REHBERİ

Nefes darlığı ataklarıyla seyreden bir hastalık olan astım, Türkiye’deki çocukların yüzde 10’unda, yetişkinlerin de yüzde 5’inde görülüyor. Sigara dumanı, keskin kokular, kimyasal maddeler, egzoz gazı ve stres gibi etkenler astımı tetiklerken sıcak yaz aylarında da şikayetler artıyor. Medstar Topçular Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü uzmanları, astım hastalarının yazın dikkat etmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.

Nem oranı % 60’ı geçtiği zaman dışarıya çıkmayın!


Astım hastalığı sıklıkla göğüste hırıltı, ıslık sesi şeklinde hışıltı, nefes darlığında, özellikle gece öksürükleri, göğüste tıkanıklık ve baskı hissi ile kendini gösterir. Sıcak hava ve yüksek nem astımda bulguların ortaya çıkmasına neden olan tetikleyici faktörler arasında yer almaktadır. Soğuk hava kadar, sıcak hava da solunum yollarını uyararak astım belirtilerini tetikleyebilir. Bunun yanı sıra nem miktarı özellikle evlerin içinde bulunan küf mantarları ve ev tozu akarları gibi alerjenlerin üremesini kolaylaştırmakta ve böylelikle kişilerde alerjiye neden olabilmektedir. Hava sıcaklığının 30ºC üstünde ve nem oranının %60’tan fazla olduğu zamanlarda, astım hastalarının 10.00-17.00 saatleri arasında açık havaya çıkmayarak serin ve kapalı ortamda bulunmaları önemlidir. Ayrıca terleme ile kaybedilen suyun yerine konulması önerilmektedir. Eğer evde bir tesisat sorunu varsa, bunun giderilerek oluşabilecek küf mantarı gibi alerjiyi tetikleyebilecek nedenleri ortadan kaldırmak astım hastalarını rahatlatacaktır.

Hastayı rahatlatacak tedavi planlaması önemli


Kişinin yılda kaç atak geçirdiği veya hastane yatış gerekliliği, ne kadar sıklıkta kurtarıcı ilaç kullandığı, belirtilerin ne sıklıkla ve yoğunlukta olduğu, solunum fonksiyon testleri, kullandığı ilaç dozları ile hastalığın evresi ve kontrol altında olup olmadığı belirlenmektedir. Astım hastalığında hastalara kontrol edici ve tedavi edici olmak üzere iki grup tedavi planlanmaktadır. Kontrol edici tedavi sadece astım belirtilerinin arttığı zaman hastayı rahatlatmak için verilen ilaçlarla yapılmaktadır. Tedavide dönemsel olarak doz miktarı değişen ilaç kullanımları planlanmaktadır. Astım hastalığında en az sayıda ve en düşük dozla alınan kortizon ilaçlarıyla idame sağlamak ve hastanın atak geçirmemesi hedeflenmektedir.

Kilo alma kaygısı ile ilaç tedavisi aksatılmamalıdır


Astım hastalarının doktorunun verdiği ilaçları dozunu değiştirmeden düzenli olarak kullanması büyük önem taşımaktadır. Hasta kendisi iyileştiğini düşünerek doktora danışmadan ilaçlarını bırakmamalıdır. Çünkü tedavi bitmeden bırakılan ilaçlar nedeniyle daha ciddi astım krizleri yaşanabilmektedir. Eğer hastanın alerjene bağlı tetiklenen bir astımı varsa, alerji yapacak dış etkenlere karşı önlem alması gerekmektedir. Ayrıca astım hastalarının sonbahar mevsiminde grip aşısı yaptırarak, gripten korunması çok önemlidir. Hastalara çoğunlukla kortizon içeren ilaçlarla planlanan tedavi edici yöntem uygulanmaktadır. Fakat birçok hasta kortizonlu ilaç kullandıklarında kilo alınacağı kaygısıyla, ilaçları kullanmayı bırakmaktadır. Bu çok yanlış bir yaklaşımdır. Çünkü ağız ve burun yoluyla nefes ile alınan ilaçlardaki kortizon miktarı çok düşüktür. Ağızdan akciğere solunum yoluyla alındığı için dolaşım sistemine karışmamakta ve kilo almaya neden olmamaktadır.

Tatile çıkmadan önce doktorunuza danışın


Astım hastaları yaz tatilinde havası rahatlatıcı, nem oranı düşük bölgeleri tercih etmelidir. Otelde kalınacak odaların da alerjenlerle karşılaşmama bakımından doğru seçilmesi önemlidir. Otel odasında halı bulunmaması, yastıkların kuş tüyü olmaması, yüksek kalitede hava filtreleme sistemi bulundurması, sigara içilmeyen oda tercih edilmesi önemlidir. Astım hastalarının tatile çıkmadan doktora danışması ve ilaç planlamalarını da doğru yapması gerekir.